3 Nisan 2018 Salı

Dini Hatırlatmalar Ne Kadar İşe Yarar?

Image result for religion economics
Duke Üniversitesi ekonomi hocalarından ve ABD’de en çok satanlar listesinde uzun süre kalan Predictably Irrational (Akıldışı ama Öngörülebilir) gibi birçok davranışsal iktisat kitabının yazarı olan
Dan Ariely’nin deneylerinden bir tanesi de hileli davranışlar üzerinedir (Mazar, Amir, & Ariely, 2011). MIT öğrencileriyle yapılan bu deneyde, hocalar kontrol grubundaki öğrencilere sordukları basit birkaç matematik sorusundan kaç tanesini doğru cevapladıklarına baktılar: Ortalama 3,1 idi. Sonra iki grup öğrenciyi kullanarak akıllarındaki soruyu yanıtlamaya çalıştılar: Acaba dini hatırlatmalar insanları hile yapmaktan alıkoyuyor muydu? Bu soruyu cevaplamak için testte küçük bir değişiklik yaptılar. Birinci gruptan teste başlamadan önce ilk soru olarak ilkokuldan hatırladıkları 10 tane kitabın adını yazmalarını istenirken, ikinci gruptan ise İncil (veya Tevrat’taki) On Emir’i yazmalarını istendi. Testte ise her iki gruba bir kısım matematik soruları sorulmuş ve kaç tane soruyu doğru cevapladıkları kendilerine sorulmuş ve öğrencilere doğru cevapladıkları soru başına 10$ verilmiştir. Dolayısıyla öğrencilerin yalan söyleyip daha fazla para almalarına fırsat verilmiştir. Ariely, deneyin sonucunu şöyle açılıyor: On Emir’i hatırlamaları istenen grup hiç hile yapmamıştı, doğru cevap ortalamaları yine 3,1 idi. Diğer grup para kazanmak için %33 oranında daha fazla söylemişlerdi, doğru cevap ortalamaları 4,1 çıkmıştı. Aslında her iki grubun da yaptıkları hileden yakalanmaları mümkün değilken neden ilk grup hile yapmamıştı? Bu sorunun cevabının rasyonel bir gerekçeye dayanması pek mümkün görünmüyor. Ariely durumu “Herhangi bir ahlaki düşünce kıstasından uzaklaştırıldığımızda doğru yoldan sapma eğilimine giriyorduk. Fakat kışkırtıldığımız anlarda bile ahlak hatırlatıldığında, büyük olasılıkla dürüst oluyorduk” şeklinde açıklıyor. Anlaşılan o ki öyle durumlar var ki, ahlaki normların etkisi insanları kötülükten alıkoyabiliyor. Bu durum rasyonel davranışa aykırı olsa bile.
Ariely’nin yaptığı yukarıdaki deneyde de görüldüğü üzere dini değerlerin hatırlatıldığı insanların hile yapmaya daha az meyilli oldukları ortaya konmuştur. Aynı şekilde, Renneboog and Spaenjers, 2011 dindar ailelerin bir kenara para koyup saklamaya ve daha uzun vadeli düşünmeye diğer ailelere göre daha yatkın olduklarını göstermiştir. ABD’de kullanılan kredi skorlarıyla ilgili de enteresan bir çalışma yapılmıştır. Bilindiği gibi ABD’de insanlara borçlarına olan hassasiyetlerine (kredibilite) göre düzenli kredi skoru verilmektedir. 
Bankalar da kredi başvurusu yapan insanlara yeni kredi verip vermemeye karar verirken bu notlarına bakarlar. Kredi notunuz ne kadar yüksekse o kadar az riskli kabul edilirsiniz. Hess (2012) ise dindarlıkla kredi skorları arasında nasıl bir ilişki olduğunu araştırdı ve ilişkinin pozitif olduğunu gösterdi. Yani dindar insanların kredi notları diğerlerine göre daha yüksek bulunmuş ve aynı insanların kredi kartı ekstrelerinin de diğerlerine göre daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Bu dindar insanların günün cazibesine daha az kapıldıkları anlamına geliyor.
Budistlerle yapılmış başka bir araştırma ise düzenli meditasyon yapan bu bireylerin kontrol grubuna göre çok daha rasyonel kararlar aldıklarını göstermiştir (Kirk, Downar, & Montague, 2011). Ancak insanlar zaman zaman inandıkları hakikatleri unutabiliyor veya zamanla bunlardan uzaklaşabiliyorlar. Ariely’nin deneyinde de görüldüğü gibi dini öğretilerin gücünden ekonomide de yararlanmak çok akıllıca ve zahmetsiz bir adım olacaktır. Meier ve Sprenger (2010) günün cazibesine kapılan insanların diğerlerine göre çok daha yüksek kredi kartı borcu olduğunu ve daha fazla borçlandıklarını ortaya koymuştur. Dolayısıyla dini öğelerin insanların ekonomik davranışına olumlu etkisi olabilmektedir.
Bu öğretilerin hatırlatılması insanlardaki etik duygusunu harekete geçirecek bu da yolsuzluk, rüşvet adi suçlar gibi suçların toplumda azalmasını sağlayacaktır. Aynı şekilde bu öğretilerin hatırlatılması
insanların rasyonel karar almasını kolaylaştırdığı için toplumsal olarak daha optimal tasarruf oranları, daha arzu edilir yatırım ortamı yaratacaktır. Ancak bu demek değildir ki, dindar olan herkes daha dürüsttür. Bu çalışmalar sadece dinin dürüstlük üzerine etkisi olduğunu gösteriyor ama sihirli bir değnek gibi her değdiğini dürüst yapıyor demek değil.

(Bu yazı "Ben Bilmem Beynim Bilir" adlı kitaptan alınmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Dini Hatırlatmalar Ne Kadar İşe Yarar?

Duke Üniversitesi ekonomi hocalarından ve ABD’de en çok satanlar listesinde uzun süre kalan Predictably Irrational (Akıldışı ama Öngörül...